“Kaybettim ama bu sefer kesin kazanırım.”
“Online oyun gibi işte…”
Maalesef öyle değil!
İşte bu cümlelerle başlayan bir oyun, bazen gerçek hayatta büyük kayıplarla sonuçlanıyor.
Kumar, para ya da değerli bir şeyi şansa dayalı oyunlarla kazanma ya da kaybetme işidir.
Ama bu iş, çoğu zaman sadece kazanma hayaliyle başlar, sonra:
Para gider,
Zihin yorgun düşer,
️ İlişkiler bozulur.
Ve sonunda: “Keşke hiç başlamasaydım!” denir.
Kumar oynarken beyin dopamin denen bir kimyasalı salgılar.
Bu madde, “mutlu hissediyorum!” sinyali verir.
Ama kazansan da kaybetsen de...
Beyin bu heyecanı sever, tekrar ister. Sonra?
️ Al sana bağımlılık!
Beyin: “Kazanacağım!” diye düşünür, ama hep kandırılır.
Para: Hızla biter, farkına bile varmazsın.
Aile: Güven azalır, sorunlar büyür.
Dersler: Dikkat dağılır, başarı düşer.
️ Kendin: Giderek içine kapanırsın, moralin bozulur.
Evet, bazı online oyunlarda da kumar öğeleri var:
Kutular açılıyor, rastgele eşyalar geliyor, “şansına küs” deniyor...
Bu da beynin ödül sistemini tetikliyor ve çocuk yaştan alışkanlık yaratabiliyor!
Bilim insanları diyor ki:
“Erken yaşta şansa dayalı oyunlara alışmak, ileride kumar bağımlılığı riskini artırır.”
“Bir kere daha dene, bu sefer olur.”
“Herkes kazanıyor, sen de kazanırsın.”
“Kazanırsan bütün kayıplarını geri alırsın.”
️ Hepsi birer yanılsama! Kazanmak %99 şansa, kaybetmek ise çoğunlukla kesin.
Şansa değil, çabana güven.
Hobilerine yönel: Oyun yap, yazı yaz, spor yap, resim çiz!
️ Derdini paylaşabileceğin bir öğretmen ya da aile büyüğüyle konuş.
Oynadığın oyunlarda rastgele kutular, sanal bahisler varsa dikkatli ol.
Kendine hakim olan, parasını ve zamanını kontrollü kullanan,
“Hayır!” demeyi bilen kişidir.
Kumar, şansa değil; senin sağlığına, zamanına ve geleceğine zarar verir.
Gerçek oyunu sen kazan: Hayatını kontrol et!